1 Mayıs 2016 Pazar

BEKLE BİZİ BARCELONA , BİZ GELİYORUZ

Başlığa konu olan tezahürat geçen hafta Leicester City nin stadyumu King Power da söylendi. Tottenham ın geçen haftaki galibiyetinde Londra ekibinin taraftarları White Hart Line' da bekle bizi Leicester şeklinde tezahürat yapmıştı.Onlar da King Power' daki 4-0 lık Swansea galibiyetinin ardından Barcelona ya seslendiler. Üstelik te bu müsabakada takımın en golcü ismi Jamie Vardy kart cezası sebebiyle yoktu ve yokluğunu aramadıkları gibi 33 hafta sonra 4 gollü bir galibiyet elde ettiler.

Leicester City geçen sezon bu zamanlarda küme düşme mücadelesi veren sıradan bir Premier Lig takımıydı. Ligin son 9 haftasındaki 7 galibiyet , 2 beraberlik muazzam performansları onları ligde tutmuştu. Bu sezona da teknik direktörleri Nigel Pearson ı gönderip yerine Claudio Ranieri yi getirerek başladılar. Ranieri daha önce Fiorentina , Roma , Parma , Napoli , İnter , juventus , Atletico Madrid , Valencia , Chelsea ve Monaco yu çalıştırmış , CV si fazlasıyla dolu fakat bu büyük takım deneyimlerinde çok ta kupa kazanamamış bir teknik adamdı. İtiraf etmek gerek ki kariyerinde son 20 yılda çalıştıracağı en az tanınmış kulüp Leicester City idi.

Jamie Vardy , Riyad Mahrez , Kasper Schimeichel , N'golo Kante ... vs hepsinin hikayesi ayrı ayrı birer destan ve bu yıl bunlarla ilgili fazlasıyla şey duymuşsunuzdur. Biz bunlardan bahsetmek yerine Leicester City nin bu sene neler yaptığından ve gelecek yıl katılacağı Şampiyonlar Ligi' nde neler yapabileceğinden bahsetmek istiyoruz. Çünkü başlıkta da geçtiği üzere King Power sakinleri açıkça Barcelona ya meydan okurken takım da bugün şampiyonluğunu ilan etmek için çıktığı Old Trafford deplasmanında hiç ama hiç ezilmeyerek 1-1 lik beraberlik elde etti ve Şampiyonlar Ligi seviyesinde mücadele edebileceğini bu sene defalarca kanıtladığı gibi birkez daha bizlere gösterdi. ( Burada şunu özellikle belirtelim. Mücadele edebileceğini kanıtladıdan kasıt gruptan kesin çıkar değil , averaj takımı asla olmaz manasında bir ifadedir) 

Avrupa' nın 5 büyük ligindeki tüm Şampiyonlar Ligi'ne katılma mücadelesi veren takımlar incelendiği Leicester City'yi tüm bu takımlardan ayıran çok önemli bir fark var. Diğer şampiyonluk adaylarının aksine Leicester ın topa en az %68 sahip olmak veya Barcelonavari her maç 580 pas yapmak gibi bir derdi yok. Aksine Premier Lig' in topla en az oynayan 2. ve en kötü pas isabetine sahip 1. takımı. Evet , yanlış okumadanız topla bu kadar az oynadığı halde 1 maç fazlasıyla ligde 8 puanla liderler.
 LEİCESTER CİTY İLK 11

Peki Dünya'nın belki de en zor futbol organizasyonunda oyunda bu kadar az dominant olmalarına rağmen nasıl liderlik koltuğundular? Herkesin merak ettiği soru bu. Belki herşeyi açıklamaya yetmeyecek ama şu bir gerçek ki Leicester tam bir Premier Lig takımı. Yani sert oynayan , kanatları etkili kullanan ayrıca duran toplardan da skor üretmekte zorlanmayan bir ekip ki bugün de yine bir duran top organizasyonunda stoper Wes Morgan ın kafa golüyle Old Trafford tan bir puanı çıkardılar. Ayrıca klasik 4-4-2 oynarken bu kadar iyi 2 box to box orta sahaya sahip olmaları da ayrı bir şans. Belki Drinkwater için çok çok iyi denilemez ama partneri N'golo Kante tam bir Makelele. Ayrı bir hayranlık duyduğum bu futbolcu bana göre şu anda yeryüzünün en iyi savunmaya dönük orta sahası. Her maç 4 kişilik koşmasının yanında driblingleri ve pas dağıtımı da hiç fena değil. Fransa teknik direktörü Didier Descshamp ın yerinde olsam hiç tereddüt etmeden Kante yi ilk 11 e koyardım. Herkesin Vardy ve Mahrez den bahsettiği bir ortamda Kante yi bu kadar övmem sizi şaşırtmış olabilir ama övgülerime Kasper Schimeichel ile devam ederek öncelikle savunmacıların hakkını teslim edelim. Kasper babası Peter kadar büyük bir kaleci elbette değil fakat yaşının da verdiği olgunlukla(30 yaşında) artık olmuş diyebiliriz. Sadece kalecilik hünerleriyle değil , kalesini terk etme zamanlaması ve topu oyuna sokma başarısıyla da Kasper kalede güven veriyor.

MAHREZ&VARDY İKİLİSİ

Merak etmeyin , elbette bu ikiliye ayrı bir parantez açmadan geçmek gibi bir niyetim yok. İkisi de fazlasıyla üzerine düşeni yaptı. Mahrez Premier Ligde yılın futbolcusu seçildi ve bunu kesinlikle haketti. Vardy ise son birkaç haftaya kadar gol krallığının zirvesindeydi. Ve bir sakatlık sorunu yaşamazsa milli takım ile euro 2016 ya gidecek. Bu ikili bir daha böyle bir performans ortaya koyar mı? Yoksa daha önce de birkaç kez tanık olduğumuz Grafite , Michu , Güiza gibi tek sezonluk süper performanslarını bir daha tekrarlayamaz mı? Bana soracak olursanız Leicester City artık Premier Lig in üst sıra ekiplerinden biri olacak ve bu seviyede devam edecek. Vardy ve Mahrez den en azından birkaç yıl daha üst seviyede futbol oynayacaklar. Sebebi ise şu: Futbolu çok sevdikleri ve oynadıkları futboldan büyük keyif aldıkları gözlerinden belli. Yani tutkuyla bağlılar. O yüzden bu coşkudan kendilerini mahrum etmek istemeyeceklerdir. Zaten buraya kadar nasıl bir azimle geldikleri herkesin malumu. Bundan sonra da kolay kolay bırakmazlar.

O kadar yazdın savunmaya hiç değinmedin diyorsunuzdur. Değinmedim çünkü savunma sadece işini yapıyor. Huth ve Morgan bildiğiniz klasik Premier Lig stoperleri. İri yapılı , güçlü ve uzun. Tabi beraberinde yavaş. Ama hava toplarında rakiplerine göz açtırmıyorlar. Yaşlı olduklarını da hatırlatmak lazım. İkisi de 32 yaşında. 1-2 sene daha idare edebilirler ama Leicester ilk önce savunmaya takviyeler yapması lazım. Çünkü 2 bekleri Simpson ve Fuchs un da öyle aman aman bir özelliği yok. Zaten Fuchs denilince akla gelen ilk şey Schalke de forma giyerken 30 metre civarındaki frikekleri kullanması. Bunun dışında da akılda kalan başka bir çok iyi özelliği olduğu söylenemez. Simpson da aynı şekilde. Bugün nerdeyse onun hatasıyla mağlup olacaklardı ki zaten izlediğim maçlarda da takımın en çok aksayan yeri onun bölgesiydi. Savunmayı hallettikten sonra bir de Vardy nin yanına transfer yapmak lazım. Ulloa ve Okazaki nin Şampiyonlar Ligi için yeterli olmayacağı aşikar.

Gelgelim Leicester City gelecek sene %99 Şampiyonlar Ligi ne birinci torbadan girecek şansları yanında olur , iyi bir kura çekerlerse son 16 belki de çeyrek final heyecanı yaşayarak King Power sakinlerinde 2 sene önce hayalini bile kurarken hadi canım sen de diyecekleri günleri yaşatacak. O zaman ne diyelim. Bekle bizi Barcelona , Leicester geliyor.

GÖNDEREN: BİLAL KARACA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder